"Seçkin bir kimse değilim
İsmimin baş harfleri acz tutuyor
Bağışlamanı dilerim"
Bu satırları yazan samimiyetin kokusu ta ciğerime kadar işliyor doğrusu.Hakk'a öyle güzel teslim oluyor ve bunu şiire öyle güzel aksediyor ki Zarifoğlu,her şiirinde ayrı bir teslimiyet hissediyorum.Peki kimdir Abdurrahman Cahit Zarifoğlu?
1940'da Ankara'da doğdu.Fakat babasının hakim olmasından dolayı bir çok yerde ikamet eden Zarifoğlu,Siverek'te başladığı ilkokulu,Maraş ve Ankara'da bitirmiştir.Aslen Maraşlıdır.
Edebiyata lise yıllarında şiir ve kompozisyonlar yazarak başlamış,Rasim Özdenören,Erdem Bayezıt,Alaeddin Özdenören ile aynı sıralarda okumuşlardır.Liseden sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Alman Dili ve Edebiyatını bitirmiştir.Öğrenciliği sırasında muhtelif gazetelerde sayfa sekreteri olarak çalışmıştır.Üstad Sezai Karakoç'un yayımladığı Edebiyat dergisinde yazmış,1976'dan sonra ise Mavera dergisinde şiirlerini,hikayelerini,senaryo çalışmalarını ve günlüklerini yayımlamıştır.
Gelelim benim Zarifoğlu'nu tanıma ve sevme hikayeme.Lise son sınıf öğrencisiyim ve üniversiteye hazırlanıyorum.Trt 1'de yeni bir dizi başlamış:Yedi Güzel Adam.Bu yedi güzel adamın kim olduğu konusunda hiçbir fikrim yok,hiçbirini tanımıyorum fakat bana bir o kadar da yakınlar.Şiirler ruhuma işliyor,edilen her kelam bana tanıdık sanki ezel meclisinden.Böyle böyle sevmeye başladım bu güzel adamları,en çok da zarif olanını.Aradan neredeyse 4 yıl geçmiş ve ben onları her geçen gün daha çok seviyor,daha çok saygı duyuyor,şiirlerini zihnimde işliyorum.
Şimdi Yedi Güzel Adam dizisinden Cahit ve Zehra(sevdiği kız)arasında geçen bir konuşmayı aktarmak istiyorum sizlere:
KIZLARA DEĞİL,BUZLARA YAZIYORUM
-Biraz yürüyelim mi?
-Sen de şiir yazıyorsun değil mi?Sen hangi kıza şiir yazıyorsun?
-Ben kızlara değil,buzlara yazıyorum.
-Nasıl yani?
-Ben buz dağının şiirlerini yazıyorum.
-Buz dağının mı?
-Evet,herkes buz dağının görünen kısmının şiirlerini yazar ya,ben görünmeyen kısmının şiirlerini yazmaya çalışıyorum.
İşte zarif adam,işte zarif şair,soyadını sonuna kadar hak eden,baş harflerinin acziyetini yüreklerde titrettiren bir şair.Daha ne söylenebilir ki...
Bir Zarifoğlu şiiriyle sizlere veda ederken,ilk yazımı da böylece sona erdirmiş oluyorum.Bir hatam olduysa affola,şiirle kalın...
"Bu insanlar dev midir
Yatak görmemiş gövde midir
Bir yara açar boyunlarında
Kolkola durup bağırdıklarında
-Yar kurbanın olam
Dağlar önüme durmuş
Ki dağlanam"
����güzel günler seninle olsun büşracığım :)
YanıtlaSilDöneciğim çok çok teşekkür ederim,inşallah:)
SilNice yazılara, ilkokul arkadaşım :)
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim Gökhan :)
Sil